CISA’nın Sansür Skandalı: ABD’de Siber Güvenlik Ajansı’nın İnternet Özgürlüğünü Tehdit Ettiği İddiası
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Temsilciler Meclisi Yargı Komitesi ve Federal Hükümetin Silahlandırılması Alt Komitesi, 26 Haziran 2023 tarihinde, Siber Güvenlik ve Altyapı Güvenliği Ajansı’nın (CISA) iddia edilen sansür uygulamalarını detaylandıran bir ara rapor yayınladı. Rapora göre, CISA, kritik altyapıları siber saldırılara karşı korumak yerine, Amerikalıların sosyal medyadaki konuşmalarını gözetlemek ve sansürlemek için büyük teknoloji firmaları (Big Tech) ve hükümet tarafından finanse edilen üçüncü taraflar arasında gizli anlaşmalar yaptı. Raporda ayrıca, CISA’nın özellikle seçimlerle ilgili olarak ifade ve bilgiyi bastırmak için kullanıldığı ve yanlış yönlendirme potansiyeli olan doğru bilgilere “yanlış bilgi (malinformation)” adını verdiği belirtildi.
CISA Nedir?
CISA, İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) bünyesinde yer alan ve başlangıçta kritik altyapıları siber saldırılara karşı korumayı amaçlayan bir kurum. CISA, 2018 yılında yasalaşan CISA Yasası ile kuruldu ve DHS’in en genç kurumu oldu. CISA’nın misyonu, “ulusal güvenliğimizin temeli olan kritik altyapının siber ve fiziksel risklerini anlamak, yönetmek ve azaltmak” olarak tanımlanmaktadır. CISA, bu misyonu yerine getirmek için federal, eyalet, yerel, kabile ve bölgesel hükümetler ile özel sektör, akademi ve uluslararası ortaklar arasında işbirliği yapmaktadır.
Raporda Neler Var?
Temsilciler Meclisi Yargı Komitesi ve Federal Hükümetin Silahlandırılması Alt Komitesi, 26 Haziran 2023 tarihinde, “CISA’nın Silahlandırılması: Bir ‘Siber Güvenlik’ Ajansı Amerikalıları Sansürlemek İçin Büyük Teknoloji ve ‘Dezenformasyon’ Ortaklarıyla Nasıl İşbirliği Yaptı” başlıklı bir ara rapor yayınladı. Bu raporun içindeki bulgular şöyle:
- CISA, kritik altyapının siber güvenliğini sağlamak yerine, Amerikalıların sosyal medyadaki konuşmalarını gözetlemek ve sansürlemek için büyük teknoloji firmaları (Big Tech) ve hükümet tarafından finanse edilen üçüncü taraflar arasında gizli anlaşmalar yaptı. Bu anlaşmaların amacı, CISA’nın anayasaya aykırı faaliyetlerini örtbas etmekti.
- CISA, özellikle seçimlerle ilgili olarak ifade ve bilgiyi bastırmak için kullanıldı. CISA, seçim güvenliği konusunda kamuoyunu yanlış yönlendirmek için yalan haberler yaydı ve seçim sonuçlarını değiştirmeye çalışanlara karşı mücadele ettiğini iddia etti.
- CISA, yanlış yönlendirme potansiyeli olan doğru bilgilere “yanlış bilgi (malinformation)” adını verdi. Bu kavram, doğru bilginin yanlış bağlamda veya kötü niyetle kullanılması anlamına geliyor. CISA, bu tür bilgileri tespit etmek ve ortadan kaldırmak için MDM (Yanlış Bilgi, Dezenformasyon ve Kötü Bilgi — Misinformation, Disinformation, Malinformation) adlı bir ekip kurdu. Bu ekip, CISA’nın “dezenformasyon ortakları” olarak adlandırdığı üçüncü taraflarla işbirliği yaptı.
- CISA, İnternet Güvenliği Merkezi’ni (CIS) finanse etti. CIS, eyalet ve yerel hükümetlerin siber güvenliklerini artırmak için hizmet veren bir kar amacı gütmeyen kuruluş. Ancak rapora göre, CIS, CISA’nın sansür faaliyetlerine aracılık etti ve EI-ISAC (Eyalet, Yerel, Kabile ve Bölgesel Hükümetler Siber Güvenlik Danışma Komitesi) ve MS-ISAC (Çok Devletli Siber Güvenlik Danışma Komitesi) adlı iki program aracılığıyla eyalet ve yerel hükümetleri CISA’nın kontrolü altına aldı. CISA, 2024 mali yılında EI-ISAC ve MS-ISAC’ın işletilmesi için 27 milyon dolar harcadı.
Rapora Nasıl Ulaşabilirim?
Raporun tam metnine [buradan](https://judiciary.house.gov/sites/evo-subsites/republicans-judiciary.house.gov/files/evo-media-document/cisa-staff-report6-26-23.pdf) ulaşabilirsiniz. Bu raporu özellikle Misinformation, Disinformation ve Malinformation konularını merak eden ve hükümetlerin politikalarını desteklemek için bunları nasıl kullandıklarını merak edenlerin okumasını şiddetle tavsiye ediyorum.
